Romatizma, halk arasında eklem iltihabı olarak bilinen bir rahatsızlıktır. Romatizma hastalıklarının geleneksel tıbbın sınıflandırmasına göre çeşitleri arasında kas romatizması, kemik romatizması, kan romatizması, damar romatizması, zar romatizması ve kıkırdak romatizması bulunmaktadır. Kas romatizması, tıpta fibromiyalji olarak adlandırılan bir hastalıktır ve genellikle sinir ve stres ile tetiklenir. Kemik romatizması, kemiklerde şekil bozukluklarıyla kendini gösterir. Kan romatizması, eklemlerde tutulum yapar. Damar romatizması, diğer adıyla siyatik, teşhis edilmesi zor ve en çok ağrı yapan romatizma türlerinden biridir. Zar romatizması, tıp dilinde FMF yani ailevi Akdeniz ateşi olarak bilinir ve bağırsak zarı ve diğer zarlarda tutulum yapar. Son olarak, kıkırdak romatizması, eklemlerde hasar yapan bir romatizma türüdür. Romatizmal Hastalıkların Temel Nedenleri Bu romatizmal hastalıkların temelinde genetik kökenli faktörler, psikolojik faktörler ve çevresel faktörler bulunur. Genetik faktörler, atalarımızdan gelen genlerdeki tahribattır. Psikolojik faktörler, bağ dokusu zayıf olan insanları etkileyen bir unsurdur ve genellikle stres ciddi bir etken olarak karşımıza çıkar. Çevresel faktörler, romatizmal hastalıkların en belirleyici unsurlarından biridir. Soğuğa maruz kalan, rutubetli ortamlarda bulunan, hava ve ısı değişimleri sık olan yerler bu hastalıkları etkileyen faktörlerin başında gelir. Bitkisel Tedavi Yöntemleri Romatizmal hastalıklarda bitkisel tedavi yöntemleri, son zamanlarda bilimin ve bilim insanlarının dikkatini çeken, anlamlı ve başarılı çalışmalar olarak kabul görmüştür. Bu tedavide kullanılan bazı bitkiler şunlardır:
Bu bitkiler, yapılan ciddi araştırmalar sonucunda tespit edilmiştir. Ayrıca romatizmal hastalıkların tedavisinde tüketilmesi tavsiye edilen gıdalar da mevcuttur:
Kaçınılması Gereken Gıdalar Romatizmal hastalıkların tedavisinde kaçınılması gereken bazı gıdalar da bulunmaktadır:
Özetle, romatizmal hastalıkların tedavisinde bitkisel yöntemler ve doğru beslenme büyük önem taşımaktadır. Bu yöntemler, geleneksel tedavi yöntemleriyle birlikte kullanıldığında hastaların yaşam kalitesini artırabilir. |